Adana FM
Adana FM

DOLAR

32,3124

EURO

35,0162

ALTIN

2.455,24

BIST

10.176,75

Bilimsel araştırma: Düşünceli yüze sahip insanlar daha çekici ve rasyonel

Yeni yapılan bir araştırma, düşünceli ve dikkatli bir yüze sahip olan kişilerin; çekici, yetkin ve rasyonel olarak kabul edilme olasılıklarının …

Bilimsel araştırma: Düşünceli yüze sahip insanlar daha çekici ve rasyonel

Yeni yapılan bir araştırma, düşünceli ve dikkatli bir yüze sahip olan kişilerin; çekici, yetkin ve rasyonel olarak kabul edilme olasılıklarının daha yüksek olduğunu ortaya koydu.

Cardiff Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, düşünceli bir yüze sahip olan kişiler daha çekici, sevimli ve mantıklı olarak kabul edilirken düşünceli olarak görülmeyen yüzlere sahip olan kişiler stresli, nevrotik ve ahlaksız olarak değerlendirilebiliyor.

Çalışmada 113 katılımcıya bir çift yüz gösterildi ve hangisinin en dikkatli göründüğü soruldu. 263 kişilik ayrı bir gruptan da, yüzleri çeşitli niteliklere göre derecelendirmeleri istendi. Sonuçlar, birinci grup tarafından daha dikkatli olarak seçilen yüzlerin ikinci grup tarafından daha çekici, yetkin ve mantıklı olarak derecelendirildiğini ortaya koydu.

SON YILLARIN ÖNE ÇIKAN TEKNİĞİ; MINDFULNESS


Araştırmacılar, Royal Society Open Science’da yayınlanan çalışmalarında, “Sonuçlar, insanların farkındalığı nasıl yorumladıklarının önemli sonuçları olduğunu ve küresel zorluklara yanıt olarak farkındalığın nasıl uygulandığına rehberlik etmek için kullanılabileceğini gösteriyor” dedi.

Son yıllarda oldukça popüler bir konu olan farkındalık (mindfulness), o anda yaşadığınız olaylara yoğun bir şekilde farkında olmaya odaklandığınız bir meditasyon şekli. Vücutla, zihni rahatlatmak ve stresi azaltmaya yardımcı olmak için nefes alma yöntemlerini, rehberli uygulamaları ve farklı teknikleri içeriyor. Genellikle stres, kaygı ve depresyonu azaltarak zihinsel refahı artırmak için evrensel bir uygulama olarak görülüyor.

Oxford Mindfulness Merkezi’nin eski müdürü Profesör Mark Williams, “Farkındalığın önemli bir parçası, bedenlerimizle ve deneyimledikleri duyumlarla yeniden bağlantı kurmaktır. Bu, şu anın görüntülerine, seslerine, kokularına ve tatlarına uyanmak demektir. Bu, üst kata çıkarken hissettiğimiz korkuluk hissi kadar basit bir şey olabilir. Farkındalığın bir diğer önemli kısmı, düşünce ve duygularımızın an be an gerçekleştiğinin farkında olmaktır. Şimdiki anı net bir şekilde görmemize izin vermekle ilgili. Bunu yaptığımızda, kendimizi ve yaşamlarımızı görme biçimimizi olumlu yönde değiştirebilir” açıklamasında bulundu.

 

 

ETİKETLER: