Adana FM
Adana FM

DOLAR

32,3374

EURO

34,8108

ALTIN

2.390,60

BIST

10.276,88

Alanya Kalesi’ndeki kazılarda 9 asırlık hoşgörünün izlerine rastlandı

Alanya Kalesi’ndeki kazılarda 9 asırlık hoşgörünün izlerine rastlandı

Eravşar, İçkale bölgesindeki kazı çalışmalarını büyük oranda tamamladıklarını söyledi.

Ancak “İçkale şapeli” olarak isimlendirilen kilisenin naos (tapınak yapısı) kısmında kalan beton artıklarını kaldırınca, bu alanda herhangi bir kazı çalışmasının yapılmadığını gördüklerini anlatan Eravşar, bu sebeple kilisede kazı çalışmalarına başladıklarını dile getirdi.

Eravşar, yapının kesin inşa tarihi ve isminin bilinmediğini belirterek, “İlk etaplardaki kazı çalışmalarında kilisenin iki ayrı yapım evresinin olduğu ve ilk evresinin de bazilika planlı bir kilise olduğu ifade ediliyor. Biz de çalışmalarımızda kilisenin, 12. yüzyılda, yonca yapraklı planlı kiliseye dönüştürüldüğü sürecinin aydınlatılmasına yoğunlaştık” diye konuştu.

Muayene kazısında üç farklı katmanla karşılaştıklarını kaydeden Eravşar, kazıda önemli cam buluntular elde ettikleri bilgisini verdi.

CAM BULUNTULAR GÜN YÜZÜNE ÇIKTI

Eravşar, kilisenin yapım ve değişim aşamalarını duvar yüzeylerinde gördüklerini anlatarak, şöyle devam etti:

“Kilisenin ikinci dönem inşaatında, taş yüzeylerinin üzerine basit bir sıva yapılmış ve bu sıvayla da taş taklidi grafitiler oluşturulmuş. 12. yüzyıldaki ikinci onarımı sırasındaysa bir sıva tabakasının daha yapıldığını ve bu esnada fresklerle süslendiğini görüyoruz. Kilisenin naos kısmında kubbe geçiş yerlerinde dört İncil yazarının resmi var. Bunlardan bir tanesi çok belirgin bir vaziyette görülüyor. Naosun yan yüzlerinde İncil’den alınmış sahneler işlenmiş. Kuvvetle muhtemel ana kubbede de Hazreti İsa tasviri yer alıyor olmalıydı. Bunlar maalesef büyük oranda tahrip olmuş. Alan genişletilince buradaki çalışmaların boyutu daha da iyi anlaşılacak.”

Alanya Kalesi'ndeki kazılarda 9 asırlık hoşgörünün izlerine rastlandı - 3

ŞAPEL, SELÇUKLU’NUN YÖNETİM MERKEZİNDE

Eravşar, kilisenin, Anadolu Selçuklu Devleti’nin İslamiyet dışındaki dinlere bakış açısından örnekler verdiğini vurguladı.

Şapelin, Selçuklu’nun bir yönetim merkezinde varlığını devam ettirdiğini aktaran Eravşar, “Fetihten sonra ve Selçuklu döneminden sonraki süreçlerde camiye çevrilmemiş bir vaziyette. Bunun gerekçelerini de anlamak için çalışmalar yürütüyoruz. Bu açıdan kazının ilginç bulgular sağlayacağını ümit ediyoruz” dedi.

Alanya Kalesi'ndeki kazılarda 9 asırlık hoşgörünün izlerine rastlandı - 4

Alaaddin Keykubat’ın Alanyalı Hristiyan eşi Hunad Hatun’un, bazı tarihçiler tarafından ölene kadar din değiştirmediğinin söylendiğini hatırlatan Eravşar, şu değerlendirmede bulundu:

“Bazı tarihçilere göre de Hunad Hatun, eşinin ölümünden sonra oğlu 2. Gıyaseddin Keyhüsrev’i tahta çıkarmak için Müslüman oldu. Sarayın hemen yanında yer alan şapelin camiye çevrilmemesinde, Selçukluların dünya görüşü içinde İslamiyet’in getirdiği ‘Dinde zorlama yoktur’ hükmünün etkili olduğunu düşünüyorum. Zorla kimseyi Müslüman etmemişler. Muhtemelen şapelin de bu şekilde kullanılmış olması, bunun bir göstergesidir.”