Babacan, Erdoğan ve Bahçeli’ye seslendi: 13 ay oldu, yazmaya başladığınız yeni anayasa nerede?

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Hatay’da partisinin Kırıkhan ilçe kongresinde konuştu. Babacan, Rusya-Ukrayna savaşından ekonomiye, parlamenter sistemden tarıma kadar birçok konuyla ilgili değerlendirmeler yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin yeni anayasaya ihtiyaç olduğuna dair açıklamalarını hatırlatan Babacan; “13 ay oldu, yazmaya başladığınız yeni anayasa nerede?” diye sordu.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Kırıkhan ilçe kongresine katılmak üzere Hatay’a geldi.

Kongrede açıklamalar yapan Babacan ilk olarak Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “En küçük bir teklif ortaya koyamıyorlar” sözlerine yanıt verdi.

Erdoğan, 6 muhalefet partisinin açıkladığı ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ taslağına ilişkin “Cumhurbaşkanı’nın seçim yöntemini bile ifade edemeyecek kadar pespaye bir çalışmadır” demişti.

“13 AY OLDU, YAZMAYA BAŞLADIĞINIZ YENİ ANAYASA NEREDE?”

Babacan Erdoğan’a şöyle yanıt verdi:

* Biz 45 sayfalık, tam bir mutabakat metnini teklif olarak ortaya koyduk. Görmediyse görmesini, okumadıysa okumasını tavsiye ediyorum. Ben şimdi kendisine buradan soruyorum.Peki anayasa konusunda kendi teklifi neymiş? Duyan var mı? Gören var mı? Peşinden de krizlerin ortağı durur mu, o da koşmuş hemen.

* Üzerinden tam 13 ay geçmiş, dile kolay. Sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli: Yazmaya başladığınız yeni anayasa nerede? Bir de şu var; sakın ola öyle sağa sola 28 Şubatçı falan demeyin. 28 Şubatçı arıyorsanız Beştepe’de sağınıza solunuza bakın. Aynı gemide olduğunuz, rotayı teslim ettiğiniz Perinçekgillere bakın.

ERDOĞAN’A “OKSİMORON” DİYEREK YANIT VERDİ 

Babacan, 6 siyasi partinin bir araya gelerek imzaladığı parlamenter sistem deklarasyonuna ilişkin değerlendirmeler de yaptı. Yine Erdoğan’a yanıt veren Babacan, şu ifadeleri kullandı:

* Sayın Erdoğan ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ milli iradeye tehdittir’ demiş. Oksimoron diye bir tabir vardır. Konuştuğu tam bir oksimoron. Milli iradenin en geniş temsille tecelli ettiği yer parlamentodur, yani Meclis’tir.

* Seçimde oy kullananların %90’ı, 95’i Meclis’te temsil edilir. Parlamenter sistem tam da milli iradenin en güçlü şekilde hayata geçirileceği sistemin adıdır. Ancak Sayın Erdoğan’ın zihni şöyle işliyor: ‘Ben 50+1’le seçildim. Yani milli irade benim’ Kendisini milli irade zannediyor.

* ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem milli iradeye tehdittir’ derken de aslında, ‘bu sistem benim irademe tehdittir’ demek istiyor. Zamanında sen 50+1’le seçilmiş olabilirsin, ancak, meclisin temsil gücü %90’dır, 95’dir. Temsilde Meclis’le yarışamazsın.

“BEŞTEPE’DE ŞOV YAPANLAR, ASGARİ ÜCRETİN ALIM GÜCÜNÜ İKİ AYDA TAM 716 LİRA ERİTTİ”

Enflasyona dair de değerlendirmeler yapan Babacan, şunları söyledi:

* Dün şubat ayı enflasyon rakamları açıklandı. Resmî enflasyon 20 yıl sonra ilk kez yüzde 50’yi aştı. Üretici fiyatlarında ise iktidardaki otoriter ortaklık Türkiye’yi üç haneli enflasyon dönemine geri götürdü. Üretici fiyat enflasyonu tam %105 oldu.

* Üstelik bunlar TÜİK’in rakamları.Gerçek enflasyon, bu rakamların da çok üstünde. Türkiye bu iktidar yüzünden yeniden “kronik yüksek enflasyon” dönemine girdi.Vatandaşlarımızın satın alma gücü iyice düştü” yorumunu yaptı. Babacan iktidara eleştiriler yönelterek; “Beştepe’de asgari ücrete zam yapıyoruz diye şov yapanlar, asgari ücretin alım gücünü iki ayda tam 716 lira eritti. Zaten açlık sınırının altına düşen asgari ücret tümüyle anlamını yitirdi” dedi.

“RANT GÖZLÜKLERİNİZİ İKİ DAKİKA ÇIKARTIN DA BİRAZ DOĞAYA VE TOPRAĞA BAKIN”

Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılması kararına ilişkin de konuşan Babacan, konuyla ilgili şunları söyledi;

* Zeytinliklerimize göz koyanlara sesleniyorum: Şu rant gözlüklerinizi iki dakika çıkartın da biraz doğaya ve toprağa bakın. Zeytin ağacına niye ‘ölmez ağacı’ demişler diye bir düşünün. Karar alırken, bundan sonraki nesillere bırakacağınız ülkeyi aklınıza getirin.

* Sizin, yarınlara yaşanabilir bir ülke bırakma zorunluluğunuz var. Bolluğun, barışın, bilgeliğin sembolünden, her kültürde kutsal kabul edilen zeytin ağaçlarından ellerinizi çekin.